Trump'tan Alman Otomobillerine Müjdeli Haber! ABD-AB Ticaret Savaşları Önleniyor
ABD ve Avrupa Birliği, uzun süren müzakerelerin sonucunda tarihi bir ticaret anlaşmasına imza atarak olası bir ticaret savaşını önlemeyi başardı. Bu anlaşma gereği, AB'den ABD'ye getirilecek birçok ürün için %15 gümrük vergisi uygulanacak. Trump’ın daha önce önerdiği %30’luk tehditkar tarifeye kıyasla daha düşük bir oran olsa da, Avrupa'nın bu durumdan olduğunu söylemek mümkün.
BARAN BEKİ
ABD ve Avrupa Birliği arasındaki ticaret ilişkileri uzun zamandır zorlu bir dönem içerisindeydi. Özellikle Donald Trump döneminde ticaretteki "adil olmayan" uygulamalar, iki taraf arasında sık sık çatışmalara sebep oldu. Çelik ve alüminyum tarifeleriyle başlayan gerginlik, en son Trump'ın AB ürünlerine %30'luk ek gümrük vergisi tehditleriyle zirveye ulaşmıştı. Avrupa Birliği ise bu duruma karşılık olarak, ABD ürünlerine misilleme tarifeleri uygulamak için hazırlık yapmaktaydı.
Farklı kaynaklardan edinilen bilgilere göre, ABD Başkanı Donald Trump ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, İskoçya’daki Turnberry golf sahasında gerçekleştirdikleri önemli görüşmenin ardından bir ticaret anlaşmasına vardıklarını açıkladılar. Bu anlaşma, 1 Ağustos 2025 tarihine kadar herhangi bir uzlaşma sağlanamazsa yürürlüğe girecek daha yüksek gümrük tarifelerinin uygulanmasının önüne geçti.
ANLAŞMANIN TEMEL DETAYLARI: KAZANANLAR VE KAYBEDENLER
Henüz tam olarak açıklanmamış olsa da anlaşmanın ana hatları belirginleşmeye başladı:
%15'lik Genel Tarife: Avrupa Birliği'nden ABD'ye yapılacak çoğu ithalata %15 oranında sabit bir gümrük vergisi getirilecek. Bu, otomobiller gibi şu anda %27.5 oranıyla gümrük vergisine tabi tutulan ürünler için önemli bir indirim anlamına geliyor.
Muaf Tutulan Sektörler: Anlaşma çerçevesinde, uçak parçaları, belli kimyasallar, bazı jenerik ilaçlar, yarı iletken üretim cihazları, seçilmiş tarım ürünleri, doğal kaynaklar ve temel hammaddeler gibi stratejik ürünlerde "sıfıra sıfır tarife" uygulanması kararlaştırıldı.
AB’nin Taahhütleri: Avrupa Birliği, ABD'den yaklaşık 750 milyar dolar tutarında enerji (petrol, gaz, nükleer yakıt dahil) ve askeri malzeme alımını taahhüt etti. Ayrıca, Trump'ın başkanlığı sırasında ABD’ye 600 milyar dolar ek yatırım yapmayı da üstlendi. Bu yatırım taahhüdünün çoğunun halihazırda devam eden özel sektör projelerinden oluştuğu ifade edildi.
Çelik ve Alüminyum: Avrupa'ya yönelik çelik ve alüminyum için geçerli %50 oranındaki tarifeler şimdilik yürürlükte kalacak; ancak Ursula von der Leyen, bunların zamanla düşürüleceğini ve kota sistemine tabi tutulacağını belirtti.
Şarap ve Alkollü İçecekler: Şarap ve alkollü içkilere uygulanan tarifelerin durumu henüz netleşmedi.
OTOMOTİV SEKTÖRÜNDEN TEPKİLER: RAHATLAMA VE ENDİŞE BİR ARADA
Bu anlaşma, otomotiv sektörü için büyük belirsizlikleri ortadan kaldırdı. Almanya Otomotiv Sanayicileri Birliği (VDA), ABD ve AB'nin bir ticaret çatışmasını önlemelerinin "esas olarak olumlu" bir gelişme olduğunu dile getirdi. Mevcut %27.5'ten %15'e inen tarifeler, Avrupalı otomobil üreticileri için ek bir rahatlama sağlasa da, sektördeki temsilciler tam anlamıyla rahat hissetmiyor.
VDA Başkanı Hildegard Müller, "Şimdi önemli olan, anlaşmanın somut biçimde nasıl tasarlandığı ve sağladığı güvenilirliktir"%15'lik tarifenin Alman otomotiv firmalarına yıllık milyarlarca dolarlık ek maliyet getireceğini ve dönüşüm sürecinde zorluklar yaratabileceğini ekledi.
Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) Genel Sekreteri Sigrid de Vries de, anlaşmanın önemli bir adım olduğunu, ancak ABD'nin otomobil ve otomotiv parçalarına yüksek tarifeler uygulamayı sürdüreceğini, bunun sadece AB sanayisini değil, ABD sektörünü de olumsuz etkileyeceğini ifade etti.
Hollandalı banka ING'nin kıdemli sektör ekonomisti Rico Luman, %15'lik tarifenin, mevcut %27.5'lik orana göre daha tercih edilir olduğunu, ancak yine de otomobil üreticileri için "önemli bir yük" oluşturduğunu vurguladı.
YENİ BİR TİCARET STANDARDININ İŞARETİ Mİ?
Bu anlaşma, Trump yönetiminin Japonya ile benzer şekilde %15'lik tarife içeren yaptığı son anlaşmanın ardından geldi. Bu durum, Trump'ın yeni dönemde %15'lik bir tarifenin uluslararası ticaret standartları için bir "taban" olarak kabul edildiği yorumlarına yol açtı. Avrupa cephesi, serbest ticaret ya da daha düşük bir %10'luk oranı hedeflemiş olsa da, %15'lik tarifeler, başlangıçta provoke edilen %30'luk oranla karşılaştırıldığında önemli bir azalma olarak değerlendirilmektedir.
Sonuç olarak, ABD ve AB arasındaki bu anlaşma büyük bir ticaret çatışmasını önleyerek küresel piyasalarda bir ölçüde rahatlama sağladı. Ancak Avrupa için tamamen istenilen bir sonuç olmasa da, daha kötü bir senaryonun engellendiği düşünülüyor. Aksiyonun geleceği hakkında detaylar ve uygulama süreci, ticaret dinamiklerini belirlemede kritik bir rol oynayacak.
